Kenan Karayiğit'ten Zeytin Yasasına Sert Tepki

Fethiye Ziraat Odası Başkanı Kenan Karayiğit, Bağ-Kur mağduriyeti, zeytinliklerin madene açılması ve artan üretim maliyetleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. 'En genç çiftçi 60 yaşında' diyen Karayiğit, Hal Yasası'nın çıkması için çağrı yaptı.

Kenan Karayiğit'ten Zeytin Yasasına Sert Tepki

Fethiye Ziraat Odası Başkanı Kenan Karayiğit, çiftçilerin son dönemde yaşadığı zorlukları tüm yönleriyle anlattı. Bağ-Kur borçlarından üretim krizine, zeytin yasasından gençlerin tarımdan kopuşuna kadar birçok konuda çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Karayiğit, “Bu çiftçi üretmezse Türkiye de dünya da aç kalır. Ama iş işten geçtikten sonra söyleyecek söz yok” dedi.

Kenan Karayiğit'ten Zeytin Yasasına Sert Tepki

Yeni çıkan yasa hakkında bilgi veren Karayiğit, “Çiftçilerimizle ilgili Bağ-Kur, sigortalılık ile ilgili bir yasa çıktı. 2008 öncesi kayıtlarda kaydı olan, sosyal güvencesi olmayanlarda Bağ-Kur kayıtları yeniden yapılandırılıyor. Yapılandırıldığı zaman da çiftçilerim zor durumda kalıyor. Bağ-Kur kaydı istemeyen çiftçilerimiz, bize başvurarak resen muvafakatname imzalıyor. O zaman Bağ-Kur kayıtlarını durdurmuş oluyorlar. Bu sırada, Bağ-Kur kayıtları olanların, mesela 2008’den önce kaydı olmuşsa, tabii yüklü Bağ-Kur borcu ve odaya da borcu çıkıyor. Onun için biz onları buradan uyarıyoruz. Erkenden odaya gelsinler, muafiyetlerini alsınlar, Bağ-Kur kayıtlarını dondursunlar. Tabii bu özellikle eşinden dul-yetim aylığı alanlar, bir de 65 yaş üstü aylık alanlar için daha fazla geçerli. Zaten Bağ-Kur, Sosyal Güvenlik hepsine telefonlara mesaj attı ve bir de tebligat gönderiyor. Biz burada çiftçilerimize sabah 8.30, akşam 17.30’a kadar her zaman yardımcı olmaya çalışıyoruz. Kendileri mağdur olmamaları için odaya uğrayıp muafiyetlerini almalarını isteriz” diye konuştu.

“Zeytin Yasa Tasarısına Karşıyız”

Karayiğit, zeytinliklerin madene açılmasına da tepki gösterdi: “Ege ve Akdeniz Bölgesi zeytin bölgesi. Bu coğrafyada 1000 yıllık zeytin var. Şimdi zeytin alanlarını madene açtığınız zaman, o zeytin ağaçlarının kökünü başka yere diktiğinizde tutar mı? Tutmaz. Çünkü yani 500 yıllık, 100 yıllık zeytin kökleri... 3 yaşında olursa tutar ama köklüler tutmaz. Zeytin bizim ülkemiz ekonomisine katkı sağlayan en büyük sektörlerden birisi. Artı, zeytin insanoğlu için can. İlaç, ilaç sanayisinde her şeyde kullanılan zeytinimiz var. Yağı, yaprağı, küspesi, çekirdeği... Bu ekonomiye katkı sağlıyor. Bu yasaya çiftçiler olarak karşıyız. Ve her türlü sivil toplum örgütleriyle elimizden geldiğince bu yasaya karşı olacağız. Her türlü eyleme de hazırız.”

“Üretici Maliyetlerin Altında Eziliyor”

Üreticilerin memnuniyetsizliğine de değinen Karayiğit, “Karpuz tarlada kalıyor. Patlıcan 5 TL, domates 5-10 TL. Bunların maliyeti 25 TL. Bu çiftçi nasıl çocuğunun karnını doyursun, nasıl evine bir ekmek alsın? Mazot 56 TL. Bir mazota zam geliyor, plastiğe de zam geliyor, ipliğe de zam geliyor. Benim çiftçim ne yapsın? Onun elinin nasırını, emeğini, alın terini… Bu dünyada böyle olmaz. Bu çiftçiyi bu kadar göz ardı etmemeleri gerekiyor. Bu çiftçi pandemide, her türlü felakette ülkenin ve dünyanın ayakta kalan kesimi oldu. Bunun kıymetini bilmek zorundayız. Vermezsek, dünya da aç kalır, Türkiye de aç kalır” ifadelerini kullandı.
“Ben size söylüyorum: benim çiftçimin karpuzundan dutuna, narenciyesinden domatesine, patlıcanından kabağına... 20 TL'nin altına sattığı sürece benim çiftçim seraya zor girer. Bir daha bu tarlaya ekmez. 13,5 TL’ye buğday olur mu? Geçen sene 10 TL açıklandı, bu sene 13,5 TL. Mazot olmuş 56 TL, tohumun kilosu olmuş dünya para. Nasıl ekecek bu adam tarlayı, nasıl sürecek? Tohumu atıp da kendiliğinden çıkmıyor. Önce tarlayı süreceksin, ekeceksin, çapa çekeceksin, mibzer çekeceksin, gübre atacaksın, ilacını atacaksın... Bu çekilecek dert değil.”
Hal Yasası’nın hâlâ çıkmamasını da eleştiren Karayiğit, “Zeytin ve maden yasalarını bir gecede çıkarıyorsunuz. Ama çiftçinin lehine olacak Hal Yasasını neden çıkarmıyorsunuz? Bu çiftçi ne yaptı size ya? Üretmekten başka, Türk ekonomisine katkı sağlamaktan başka... Her geçen gün çiftçilerde azalma oluyor. Bu şekilde cazip hale getirmediğiniz sürece, çiftçiye destek vermediğiniz sürece gençleri tarlada tutamayız” dedi.

“En Genç Çiftçi 60 Yaşında”

Karayiğit, tarımın artık sürdürülebilirliğini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı: “Gençler hazır düzene alıştı. Üç ay turizmde çalışacak, sonra yatacak. E ne olacak? Gençler dört ay yetiştirip pazara çıkardığı zaman 10 TL’ye domates satarsa tutamayız. Çünkü en genç çiftçi şu an 60 yaşında. Bu gidişle 70-80 yaşında çiftçilerle baş başa kalacağız. Tarlalar boş kalacak.”

“Hal Yasası Neden Çıkmıyor?”

Son olarak Fethiye ve Seydikemer’e dikkat çeken Karayiğit, “Şu an Fethiye’de çiftçilik %25’e düştü. %75 turizm oldu. Seydikemer biraz %50-%50 gidiyor. En uzak köyümüzde bile villa var, turizm var. Ne yapsın bu çiftçi? Bu çiftçinin alın terini, gece kasanın içine çocuklarını yatırarak beklediği ürünleri görmezden geldikleri sürece Türkiye’de asfalt, beton, villa yenmediğini anladığımızda geç olacak.”
“Bizim görevimiz bu sesi Ankara’ya, genel merkezimize ulaştırmak. Arazideyiz. Her zaman çiftçimizin yanındayız ama artık yüzlerine bakacak halimiz kalmadı. Üretelim, üretmeye devam edelim ama taşla duvarı yenmediğimizde çok geç olacak. Çünkü bu çiftçi üretmezse, fiyatlar 10’a katlanır. Biz değil, dünya aç kalır.”